26 Haziran 2011 Pazar

Sinir Küpü

Eee ne oldu anlamadım?Ne yazacağımı,daha doğrusu ne yazmak istediğimi dahi bilmiyorum şuan.1 hafta içinde hatta bir kaç gün içinde değer verdiğin insanın hiçe dönüşmesi bu kadar kolay mı?Kolaymış..
Bir alttaki yazıda bahsettiğim şu şirketteki hoşlaştığım çocuk benim arkadaşımla birlikte!!!
Nasıl mı oldu?'Yaza Merhaba' partisi düzenlendi ama gerizekalılar hafta içerisinde yaptıkları için ve bende anasının nikahında oturduğum için eve nasıl dönerim o saatten sonra diye gitmedim..Hani buda grup şirketlerinden birinde çalışıyor ya kalkmışlar ekipcek gelmişler.Tabi benim onun geleceğinden haberim yok..Gerçi olsa ne olacak yine kalmazdım.Neyse ertesi gün oldu herkesler bir önceki akşamı konuşuyor şu şununla flörtleşti,bu bununla yakınlaştı,falanca çok içti sapıttı herkese sarktı sonra kustu hastaneye kaldırıldı falan filan işte..Facebook'da herkes resimleri eklemeye başladı.Bende her eklenen bakıyorum..Anammm birde ne göreyim beyimiz benim arkadaşım olan kızla pek bir içli dışlı yanak yanağa,eli belinde resimler falan.Başımdan aşağı resmen kaynar sular döküldü.Hemen gittim partiye katılan kızlardan birine sordum.Dün akşam münasebetleri oldu mu diye?Önce biraz kem küm ettiler sonra döktüler eteklerinde ki taşları..Biz sana söyleyecektik ama üzülürsün diye söylemedik falanlar..Güldüm tahmin etmiştim falan dedim ama yok yani aslında hiç tahmin etmemiştim..Birde çocuk daha önce tesettürlü bir kızla birlikteymiş ailesi kabul etmedi diye ayrılmış..Yani tesettürlü birini seçen biri şimdi arkadaşım gibi bir kızla nasıl birlikte olur?Kız bildiğin herkese yavşayan bir tip..Beni rahatsız etmiyor bu tavır ama çok fazla seveni de yoktur bu hatunun.Her 3 kişiden 2 si 'havalı korna' der arkasından.Ertesi gün arkadaşlarımla öğlen yemeğine dışarı çıkalım dedik İstiklal'de yeriz biraz sohbet muhabbet eder geliriz dedik.Kahve molasına binanın önüne indik.Bizim şirkette daha önce çalışıp ayrılan şuan havalı kornanın şirketinde işe başlayan çok yakın arkadaşım geldi.Havalı kornanın doğum günü bugün öğlen pasta kesicez gelir misin dedi.Bende öğlen yemeğe çıkıcaz yetişmeye çalışıcam ama yetişemezsem öğleden sonra yanına gelip kutlarım dedim..Tabi biz yemekten dönene kadar yemek saati geçmişti ben sonra kahvemi aldım indim havalı kornanın yanına.Bir baktım benim hoşlaştığım çocuğun kankasıda bunun yanında.Çektikleri resimleri pc ye atıyorlar.Çocuk inanılmaz gıcık.Hoşlaştığım çocuk da,kankam diye anlatmış buna benim attığım mesajları ve hediye olayını.Çocuk beni nerede görse nefretle,midesi bulanırcasına bakıyor.Ona neyse anlamadım.Neyse ben havalı kornanın doğum gününü kutladım.Esprili bir şekilde doğum günüsünmü senin bugün..18 mi oldun sen bakim..discoya götürimmi seni..falan dedim..Neden gelmedin pasta kesimine dedi.Çok istedim ama arkadaşlarımla yemeğe çıkmıştım yetişemedim ama gerçekten çok istedim yetişebilmeyi dedim..Buda dedi ki;bak bak bak çok istemişte yetişememiş..Birden dönüp,isteyen insan yetişirdi dimi C...?dedi..C dediğimde hoşlaştığım çocuğun gıcık kankası..Beyefendi önce cevap vermedi.Sonra aldı telefonunu gitti.Yanımdan geçerken de 'İstemek de gerek' gibi bir cümle kurdu.Cevap vermedim ama nasıl sinir oldum anlatamam.Sanane lan?Seni ilgilendiren bir durum var mı ortada?Ben senin arkadaşından hoşlanmışım vakti zamanında.Aramızda bir şey bile olmadan gelmiş geçmiş.Sen ne demeye her gördüğünde bana imalı imalı bakıyorsun?laf sokuyorsun?Hayır yani sana giren çıkan ne?Tövbe tövbe..Sinir tepeme çıktı gittim yerime oturdum.Halada Facebook fotoğraflarına bakıyorum.Bir baktım bizimki havalı kornanın duvarına doğum günü mesajı yazmış.Orada olup doğum gününü kutlayamasamda telefonla da olsa umarım kendimi affettirebilmişimdir.Tam kan beynime sıçradı derken Allah dedi ki dur daha bune ki sana bu kadarı az bile daha beterin beterini görmedin.Havalı kornanın doğum günü resimlerine yorum yapmış.Orada olamadığım için çok mutsuzum ama kalbim seninleydi yazmış.Ay Allah'ım şimdi delirecem bunlar hangi ara böyle yılış yapış sevgili oldular.Bir gecede mi?
Tabi bu kadar yeter mi yetmez..Eve geldim gece Facebook'u açtım..Bir bakayım dedim benimkinin profiline eklemiş mi havalı kornayla hiç fotoğraf derken..hop..profil bilgilerini bana kapatmış..Duvarı,fotoğrafları hepsi kapalı..Dizlerimin bağı çözüldü ama bu çözülme ona aşık olduğum için falan değil aptal yerine konduğum için.Kendisi,durumu bilen arkadaşları,onun en yakını benim gıcık olduğum 'C'..vs..Aslında benimle içten içe alay etmişler 'kıza bak yazık..İstenmediğini anlamadığı gibi arkadaşıyla birlikteyim hala anlamıyor..'Kim bilir ne zamandan beri birlikteler..Ben ayakta uyurken millet arkamdan kıs kıs gülmüş.Düştüğüm duruma tahammül edemiyorum.Ölsem mi acaba?İntihar falan mı etsem.Bunlar defalarca aklımdan geçti ama yeminle aşık olduğum için değil zaten aşıkta değildim ilgim vardı o kadar.Sadece aptal yerine konmak ve alay edilmek ağır geldi..Daha bir ay önce doğum gününde salak gibi hediye gönderdim..ufff kalbim daralıyor..yazarken bile nefesim kesiliyor..Hiç bu kadar küçük düşmemiştim..
Ne yapacağımı bilemez bir şekilde öylece duruyorum 3 gündür.Havalı kornayla hala aram iyi sohbet ediyoruz.Onun haberi bile yok durumdan.Yarın öbür gün havalı korna bana gelip 'ay biz dün aşkımla şuradaydık çok romantikti beni öptü kokladı..sonra yatakta bana şunu yaptı...çok aşık bana yheaa'diye anlatmaya başlarsa hiç şaşırmam.
Sonuç yine göt gibi ortada kalan benim...

9 Haziran 2011 Perşembe

Kargacık Burgacık

 Uzun zamandır bloga bir şey yazmıyordum ve bugün ani bir kararla hızlı bir dönüş yaptım.Kafamı kurcalayan bazı şeyler var.Daha doğru anlam veremediğim bazı hal ve hareketler var.Hemencecik konuya giriyorum.
Şimdi iş yerimde bir dönem deli gibi aşık olduğum bir çocuk vardı.Sonra bu askere gitti geldi.Çocuğun haberi bile yoktu benden ama ben onun askerden dönüşünü bile beklemiştim.Nasıl bunalımdaydım varya..Tabi 2010'dan bahsediyorum..Askerden geldikten sonra şirkete dönmeyince panikledim gelmeyecek diye ve aptal gibi Facebook'ta fake hesap açıp seni seviyorum dedim.Kendi hesabımda arkadaş listemde var ama sözde cesaret edemiyorum.Sonrasında da mal gibi kim olduğumu söylemiştim.Bir kaç gün tepki vermeyince hop hemen engellemiştim.Aradan 3-4 ay geçti.Engellenenler listeme bakayım dedim bakmaz olaymışım..Önüne gelene basmışım engeli..Nereden baksan 40-50 kişiyi engellemişim.Hadi dedim herkesin engelini kaldırayım.Tabi onunkini de kaldırmıştım.Bir gün sonra hop arkadaşlık talebi yollamış ve mesaj atmış.Sana karşı kabalık mı yaptım?neden beni sildin diye?Ya sabır çekip sen bir şey yapmadın attığım mesajdan rahatsız oldum dedim.Üzerinden 4-5 ay geçti çocuk ne bir nasılsın?diyo ne de başka bir şey..Yine dellendim bundan 3 ay kadar önce yine sildim gitti ama bu sefer engellemedim.Tabi çocuk bizim grup şirketlerinden birinde yine çalışmaya başladı.Arada birde benim olduğum yere geliyor eğitim için falan ya da arkadaşlarını görmeye.Ben bunu görünce ters ters bakıyorum ve hiiç konuşmadan yürüyüp gidiyorum.Ne konuşucam be..Beyefendi tepkisiz kalacak bende ona selam verip,nasılsın diyeceğim....yok anam babam...ben kimsenin bi taraflarını kaldıramam..Bundan 1 ay kadar önce Twitter'da baktım hesabı var yeni açmış..Gıcıklık yapıp takip etsem mi diye düşündüm..Muzurluğum tuttu sırf sinir etmek adına takip edeyim dedim.Followladığım gün mesaj atmış 'Facebook'tan siliyorsun buradan takip ediyorsun..çözemiyorum' demiş..ama gerizekalı beni takip etmediği için mesaja cevap veremedim.Bende Facebook'tan mesaj attım.Yanlışlıkla sildim ayağına getirdim olayı..Ne yapayım artık sana gıcık oluyorum o yüzden sildim deyip dengesiz imajı çizmek istemedim.Sizin binaya geldiğimde seninle konuşurum ama korkuyorum düşmanmışım gibi bakıyorsun falan dedi..bende dedim ki sana kimseye söyleme demiştim ama sanırım söylemişsin.İnsanların iğneli bakışlarına ve laflarına maruz kalıyorum o yüzden dedim.O da dedi ki sizin binada çok çok samimi olduğum iki arkadaşım biliyor falancayla filanca diye..onlar yaptıysa onlar adına özür dilerim dedi..onlar değil benim çevremden dedim..orasını bilemem falan dedi..sonrası geyikti..
Bir hafta sonrasında çocuğun doğum günüydü.Arkadaşlarımın bir anlık gazıyla hediye gönderme gafletinde bulundum ama şimdi nasıl pişmanım anlatamam.Böyle masa üstü saati gönderdim formula arabası şeklinde.Birde posta kartlarından aldım..hani şu tahta olanlardan..sözde kalıcı olsun diye..doğum günün kutlu olsun yazdım..Birde draje çikolatalardan koydum..Bak yazarken bile sinirleniyorum hangi kafayla gönderdim o hediyeyi..Ben Pazartesi elinde olur sandım ama Cuma'dan ulaşmış eline..2 gün erken gitmiş ama ne yapayım kargo erken göndermiş.Zahmet edip masamdaki telefondan arayıp teşekkür etti..Telefonda da  dedi ki cep telefonun olmadığı için buradan arıyorum kusura bakma dedi..ama etraf kalabalık olduğundan kimse anlamasın diye müşteriyle konuşur gibi konuştuğum için veremedim numaramı..Sonrasında iş mailini buldum..Grup şirketinde çalıştığımız için 1 dakikada buldum çok kolay oldu.Mail atıp rahat konuşamadığımı söyledim.O da dedi ki durumu fark ettim o yüzden kusura bakma cep telefonun olmadığı için işten aradım..dedi..ve numarasını verdi..o verince numarasını bende verdim..
E be insan evladı.. bu olayın üzerinden 20 gün geçti..Hiç mi insan nasılsın?ne yapıyorsun?falan diye mesaj atmaz?ya da aramaz..Çocuktan çıt çıkmıyor.Eskiden Facebook'da bir şey paylaştığım altına yorum yapardı beğenirdi falan..Artık onu bile yapmıyor..Resmen hayalet gibi..
Madem aramayacaktım numaranı neden verdin?verme zorla mı istedim senden?Sen verdiğin için bende numaramı verdim..Ya da hediye için mesajla ya da maillede teşekkür edebilirdin..Bunu yapsaydın..Ne demeye bana bir daha karışıklık olmasın deyip numaranı veriyorsun..bendede alıyorsun ama sonra arayıp sormuyorsun..?
Artık benden bu kadar bundan sonra senin için kılımı kıpırdatmam..Nokta.